"Sevgilim, bir tanem, Lütfen beni affet! Bütün hayatımızı bir yalan üzerine kurduğum için beni affet. Sana hayatımda bir tek kere yalan söyledim... Tuzlu kahvede... İlk buluştuğumuz günü hatırlıyor musun? Öyle heyecanlı ve gergindim ki, şeker diyecekken tuz çıktı ağzımdan.. Sen ve herkes bana bakarken, değiştirmeye o kadar utandım ki, yalanla devam ettim. Bu yalanın bizim ilişkimizin temeli olacağı hiç aklıma gelmemişti. Sana gerçeği anlatmayı defalarca...
Hayat insanı yalanlara alıştırabilir ama ben içimdeki sesi dinleyip bu sahte dünyanın dışına çıkacağım… O ses ısrarla ölmediğini söylüyordu; efsanevi pilot Wild Bill Maitland, yani babam, acımasızca hazırlanmış bir oyuna alet edilmiş olabilir miydi? Yaşanan trajedinin üzerinden yirmi yıl geçmesine rağmen gerçekleri gün yüzüne çıkarmalıydım; daha dün gibi hissettiğim hüznü dindirmemin tek yolu buydu. Ama izlerin peşine düştükçe birileri hunharca öldürülüyor, geçmişe doğru...
Agatha Christie'nin Pera Palas günleri... Ünlü yazarın İstanbul tutkusu. Aşkın çılgınlaştırdığı evli bir adam. Kıskançlıklar, bencillikler ve kusursuz bir cinayet. Christie'den Başkomser Nevzat'a gizemli cinayet vakaları. Cinayetlerin ardındaki çarpıcı insan öyküleri. Sürükleyici, gizemli, tuhaf serüvenler. Defalarca televizyon dizilerine çekilmiş Başkomser Nevzat'ın benzersiz polisiye öyküleri... "Evet, öyle düşünüyorum. Tasarlanmış cinayet iyi bir organizasyonu gerektirir. Zamanın, mekânın, cinayet aletinin doğru seçilmesi, ortalıkta kanıt bırakılmaması ya...
Küçük, masum bedenlerin sahip oldukları kirli düşünceler...Kendini Tanrı'nın Elçisi olarak ilan etmiş ve bu yolda çocuğunuTanrıya kurban eden bir anne...Arka arkaya işlenmiş çocuk cinayetlerinin çözülemeyengizemi...Soru işaretlerine cevap bulmaya çalışan bir dedektif ve bütün bu olayların içinde dolaylı olarak yer alan bir hemşire...Kimisine göre ahlâk, kimisine göre tutku, kimisine göre meraktı bu kitapta yaşananlar... Kanıtlar yetersiz, yüzler ifadesiz,bedenler tepkisizdi.Kurallar bozulmalı, sessiz düşünceler yok edilmeliydi....
Arka Kapak Yazısı: Her şey korkuyla başladı. Ve yine korkuyla sona erecek. "Gerçekten etkileyici bir yazar." - The Guardian "Grange güçlü bir kalem. Onu seviyorum." - Anita Brookner, The Spectator "Eleştirilere, mantığa, gerçeğe meydan okuyan bir kitap..." - The Washington Post "Paris'te sokak sokak, cadde cadde yaşanan bir kedi-fare oyunu... İstanbul'a kadar süren ve Nemrut Dağı'nda sona eren bir kaçma-kovalamaca... Jean-Chritophe Grance'ye yaraşır...
Gregor Samsa, bir sabah, huzursuz edici rüyalarından uyandığında, devasa bir böceğe dönüşmüş olarak kendini yatağında buldu. Bir zırh kadar sert sırtının üzerine uzanmış, öylece duruyordu. Kafasını biraz kaldırıp baktığında, kahverengi bir kubbeyi andıran, boğum boğum olmuş ve tıpkı sırtı gibi sertleşmiş karnını gördü. Üzerindeki battaniye ha düşmüş ha düşecek gibiydi. Devasa vücuduyla kıyaslandığında acınacak derecede ince olan çok sayıda bacak, gözlerinin önünde umutsuzca...
Deniz Keyfinde Hikâyeler boş zamanlarınızda ve tatilde sizi yalnız bırakmayacak, her an elinizin altında bulunduracağınız bir kitap...Okurken sizi dinlendirecek, düşündürecek, düşündürürken yepyeni yollar açacak hikâyeler seçtik.Bu eser, hayatın yaşanmış fakat farkına varılmayan yönünü ruhunuza sabah seheri serinliğiyle birlikte sunacaktır. Ayrıca bu kitap, bakış açınıza renklilik kazandıracak güzel hikâyelerle sunmaya çalıştık.Yediveren Yayınevi olarak her zaman olduğu gibi kitaplığınızı dolduracak, gelecek nesillerinize miras bırakacağınız seçkin...
Tut nefesini… Kapılarını kilitle… Işıklarını yakmayı unutma… Sizi uykunuzdan edecek, gözlerinizi sayfalardan ayıramayacağınız tüyler ürpertici bir roman. Sırlarla dolu bir seri katil ve ölümün ortasına terk edilmiş masum bedenlerin yaşam savaşı. Sizce bu savaşı Günahkârlar mı yoksa Günahsızlar mı kazanacak? Sorunun cevabı Saniye Seven'in muhteşem kurgusu ile romanın içinde. MUAMMER MADEN Şizofren Severse Romanın Yazarı Bir tılsım gibi kurbana işleyen korku, katil ile...
Herkes onun, o İse gerçeğİn peşindeydi…Bir gece yarısı Sarah Fontaine, yaklaşan tehlikenin habercisiymiş gibi çalan telefonun sesiyle uyanır ve bir kadının alabileceği en kötü haberi alır: Henüz iki aydır evli olduğu Geoffrey Fontaine, Berlin'de bir otel odasında çıkan yangında ölü bulunmuştur.Bu olayın acı olduğu kadar tuhaf bir yanı vardır; Sarah kocasının Berlin'de değil, Londra'da olduğunu sanıyordur.Aldığı haberle yıkılan ve kocasının öldüğüne inanmayan genç kadın,...
Kitap Açıklaması Bu dünyada, belki de çok uzakta bir yerde size ait bir şeyler var ve yaşamak için sizin onu bulmanız gerekiyor. Ne yapardınız? Laura, Vancouver'daki bir sokakta karşıdan karşıya geçerken bir kaza geçirir. Aynı saniyelerde Toronto'da, Julian'a da bir araba çarpar. Ruhları gökyüzüne yükselirken birbirleriyle karşılaşırlar. Bu iki kişi ölüm ile yaşam arasındaki çizgide beden dışı bir deneyim yaşarlar. Bir süre sonra...
Bir anne için her bir çocuğu ayrı ayrı özeldir. Onların ilk ağlayışı, ilk gülümsemesi, dizlerini ilk kanatışı… Onların her anı son derece kıymetlidir anneler için. Peki bütün bu anları satır satır kaydetmek mümkün mü? Elbette ki hayır ama en azından kalemin ucuna takılanlar kâğıda geçirilebilir. Elinizde tuttuğunuz bu kitap da böyle bir çabanın sonucudur. Yürekten sızıp kaleme damlayan anılardan oluşmaktadır. İyi okumalar! (Tanıtım...
1. Mucize- R.J. Palacio 2. Takip- Karen Robards 3. Kalbimi Çaldığın O Yaz- Paigo Toon 4. Cennetteki Kaplumbağalar- Vedat Onat 5. Sütlü Kahve- Mustafa Tenker 6. Elveda Çocukluğum 1. Mucize- R. J. Palacio Kitap yorumu için buraya tıklayın. :) 2. Takip- Karen Robards Kitap yorumu için buraya tıklayın. :) 3. Kalbimi Çaldığın O Yaz- Paigo Toon Kitap yorumu için buraya tıklayın. :) 4....