Kitap Yorumu: VİKİNGLER || ROBERT LEİGHTON

Eylül 29, 2016



Sigurd Erikson, yaz mevsiminin başında kralın vergilerini toplamak için kuzey Estonya'ya gitmişti. İşi onu zamanla Finlandiya Körfezi'nin üzerinde yer alan malum limana getirmişti.
Pazar yeri boyunca sürdükten sonra atından indi, önünde batmakta olan güneşin aydınlattığı denizin sakin dalgalarına doğru gözlerini çevirdi. Bir grup balıkçı teknesi akıntıyla birlikte kıyıya yanaşıyor, birkaç ticari gemi de kıyıda demir atmış bekliyordu.
Kıyının yakınlarında, rıhtım görevi gören, yontulmuş bir kaya yığınına demir atmış, ihtişamlı, uzun bir Viking gemisi güverte yelkenini açıyordu. Gemi boyunca sıralanmış beyaz kalkanları görünce gözleri parladı. Bu geminin, kendi vatanı Norveç yakınlarından geldiğini biliyordu. Fiyortların savaşçılarıyla sohbet etme fırsatı pek sık karşılaştığı bir durum sayılmazdı.
Geminin çevresinde gürültülü bir kalabalık toplanmıştı. Kalabalığa doğru ilerledi, aralarından birinin sergilediği başarının övünçle haykırıldığını duydu. Sigurd kalabalığa karıştı, borda iskelesine çıkmış, bıçakla jonglörlük yapan bir genç gözüne çarptı.
Sigurd, yanındaki tüccara sordu:
"Kimin oğlu?"
"Kimin oğlu olduğu beni ilgilendirmiyor," diye yanıtladı tüccar. "Viking soyundan olabilir; bir Viking'in ruhunu, kanında denizin tuzunu taşıyor. Aynı kanı taşımayan biri o çocuğu ehlileştiremez. Adına gelince, eğer gerçekten varsa tabii, sahibi ona Reasthrall diye sesleniyor."
"Onu satın alıp, Kraliçe Allogia'ya sunmak üzere Holmgard'a götürmek istiyorum," dedi Sigurd, henüz kim olduğunu ve tüm Norveç halkının kaderini değiştireceğini bilmediği genç köleyi izlerken.
(Tanıtım Bülteninden)


Yorumum:

Robert Leıghton'un yazmış olduğu Vikingler romanının konusu gercek hayattan alınmıştır. Romanda Norveç Kralı 1. Olaf'ın hayatı anlatılmıştır. Romanda Olaf'ın köleyken nasıl kral olduğu, Olaf'ın Hristiyan oluşu ve Hristiyanlığı yayma çabaları anlatılmış.
Roman oldukça sade ve akıcı bir dille yazılmış. Yazarın anlatımı her ne kadar sade ve akıcı olsa da bir Viking romanı olmasından dolayı sürekli kendinizi bir savaşın ortasında buluyorsunuz. Bu da benim kitabı okurken yer yer sıkılmama neden oldu. 😊
Roman 22 bölümden oluşmasına rağmen romanı baş karakterin hayatı açısından iki ana başlıkta toplayabiliriz; 1. Olaf'ın kral oluşu, 2. Olaf'ın Hristiyanlığı yayma çalışmaları.
Yazarın günümüze dair verdiği bilgilerden ve bazı olaylarla ilgili halk arasında anlatılan rivayetlerden bahsetmesi romanın konusunun gerçek hayattan alınmış olduğunu anlamamıza yardımcı oluyor.
303 sayfadan oluşan ve konusunu gerçekte yaşamış tarihi bir şahsiyetten alan bu romanı ben çok severek okudum. Eminim sizde çok seveceksiniz... Mutlaka okuyun derim ben...

Sayfa Sayısı: 304
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Panama Yayıncılık

           
                                        Arzu Kaz
 




Bunları Beğenebilirsiniz

2 yorum